ترجمة سورة الشمس

الترجمة التركية للمختصر في تفسير القرآن الكريم

ترجمة معاني سورة الشمس باللغة التركية من كتاب الترجمة التركية للمختصر في تفسير القرآن الكريم.
من تأليف: مركز تفسير للدراسات القرآنية .

Allah Teâlâ, Güneş'e ve doğudan doğmasının ardından gelen yükselme vaktine yemin etmiştir.
Ve Güneş'in batmasının ardından izini takip eden Ay’a yemin etmiştir.
Ve yeryüzünün üzerinde bulunanları ışığıyla ortaya çıkaran gündüze yemin etmiştir.
Ve yeryüzünü kaplayıp karanlık olduğunda geceye yemin etmiştir.
Gökyüzüne ve sağlamca inşa edilen binasına yemin etmiştir.
Yeryüzüne ve insanların üzerinde yaşaması için onun yayıp döşenmesine yemin etmiştir.
Bütün canlılara ve Allah’ın onları düzgünce yaratmasına yemin etmiştir.
Yüce Allah uzak durup, kaçınması için kötülükleri ve amel edip, işlemesi için iyilikleri insana öğretmeden nefislere yerleştirip, anlamasını sağlamıştır.
Nefsini faziletlerle süsleyerek ve rezilliklerden temizleyerek arındıran kimse elbette muradını kazanmıştır.
Nefsini gizlice günah ve suçların içine gömen ise hüsrana uğramıştır.
Semûd kavmi, sınırları çiğneyip, suç işlemeleri ve günahlara dalmaları sebebiyle peygamberi Salih’i yalanladı.
Onların en bedbaht/eşkıya olanı, kavminin kendisini görevlendirmesinin ardından bu işi yapmaya kalktı.
Allah’ın Rasûlü Salih -aleyhisselam- onlara şöyle dedi: "Allah’ın devesini su içmenin ona ait olduğu günde bırakın suyunu içsin ve ona bir kötülük etmeyin!''
Deve hakkında peygamberlerini yalanladılar. Kavmin en azgın olanı, yaptığı işe onların rızasını alıp, deveyi kesip, öldürdü. Böylece bu günâha ortak oldular. Allah Teâlâ da, günahları sebebiyle üzerlerine azabını göndererek onları bir haykırışla helâk etti. Onları helâk ederek yerle bir etti.
Allah -Subhanehu ve Teâlâ-, sonucundan korkmadan onları helâk eden bir azap gönderdi.
سورة الشمس
معلومات السورة
الكتب
الفتاوى
الأقوال
التفسيرات

سورة (الشَّمْسِ) من السُّوَر المكية، وقد افتُتحت بقَسَمِ الله عز وجل بـ(الشَّمْس)، وبيَّنتْ قدرةَ الله عز وجل، وتصرُّفَه في هذا الكون، وما جبَلَ عليه النفوسَ من الخير والشرِّ، وطلبت السورة الكريمة البحثَ عن تزكيةِ هذه النفس؛ للوصول للمراتب العليا في الدارَينِ، وخُتِمت بضربِ المثَلِ لعذاب الله لثمودَ؛ ليعتبِرَ المشركون، ويستجيبوا لأمر الله ويُوحِّدوه.

ترتيبها المصحفي
91
نوعها
مكية
ألفاظها
54
ترتيب نزولها
26
العد المدني الأول
16
العد المدني الأخير
16
العد البصري
15
العد الكوفي
15
العد الشامي
15

* سورة (الشَّمْسِ):

سُمِّيت سورة (الشَّمْسِ) بهذا الاسم؛ لافتتاحها بقَسَمِ الله عز وجل بـ(الشمس).

1. القَسَم العظيم وجوابه (١-١٠).

2. مثال مضروب (١١-١٥).

ينظر: "التفسير الموضوعي لسور القرآن الكريم" لمجموعة من العلماء (9 /149).

يقول ابنُ عاشور رحمه الله عن مقاصدها: «تهديدُ المشركين بأنهم يوشك أن يصيبَهم عذابٌ بإشراكهم، وتكذيبِهم برسالة محمد صلى الله عليه وسلم؛ كما أصاب ثمودًا بإشراكهم وعُتُوِّهم على رسول الله صلى الله عليه وسلم الذي دعاهم إلى التوحيد.
وقُدِّم لذلك تأكيدُ الخبر بالقَسَم بأشياءَ معظَّمة، وذُكِر من أحوالها ما هو دليلٌ على بديعِ صُنْعِ الله تعالى الذي لا يشاركه فيه غيرُه؛ فهو دليلٌ على أنه المنفرِد بالإلهية، والذي لا يستحِقُّ غيرُه الإلهيةَ، وخاصةً أحوالَ النفوس ومراتبها في مسالك الهدى والضَّلال، والسعادة والشقاء». "التحرير والتنوير" لابن عاشور (30 /365).