ترجمة سورة المرسلات

الترجمة التركية - مجمع الملك فهد

ترجمة معاني سورة المرسلات باللغة التركية من كتاب الترجمة التركية - مجمع الملك فهد.
من تأليف: مجموعة من العلماء .

Yemin olsun, (iyiliklerle) birbiri peşinden gönderilenlere;
Şiddetle eserek (zararlıları) savurup atanlara;
(Hakikat ve hayırları) yaydıkça yayanlara;
(Hak ile batılı) birbirinden iyice ayıranlara;
öğüt telkin edenlere;
(Allah'a yönelenleri) arıtmak, (kötüleri) sakındırmak için.
Bilin ki size vadolunan şey gerçekleşecek!
Yıldızların ışığı söndürüldüğü,
gökkubbe yarıldığı,
dağlar ufalanıp savrulduğu
ve peygamberlerin (ümmetleri hakkında şahitlik) vakti tayin edildiği zaman (artık kıyamet kopmuştur).
(Bu alâmetler) hangi vakte ertelenmiştir?
Hüküm gününe.
(Rasûlüm!) Hüküm gününün ne olduğunu sen nereden bileceksin! (O gün insanlar amellerine göre Cennet yahut Cehennem'e sevkedilirler)
O gün (Peygamber'i ve ahireti) yalan sayanların vay haline!
Biz, (bunlar gibi inkârcı olan) öncekileri helâk etmedik mi?
Sonra arkadakileri de onların ardına takacağız.
İşte biz suçlulara böyle yaparız!
O gün, (hakikatleri) yalan sayanların vay haline! 
(Ey insanlar!) Biz sizi dayanıksız bir sudan yaratmadık mı?
İşte o suyu, sağlam bir yere yerleştirdik.
Belli bir süreye kadar…
Biz buna güç yetirmişizdir. Ve bizim gücümüz ne büyüktür!
O gün (hakikatleri) yalan sayanların vay haline!
Biz, yeryüzünü toplanma yeri yapmadık mı?
Dirilere ve ölülere.
Yeryüzünde haşmetli dağlar yarattık, sizlere tatlı sular içirdik.
O gün, (hakikatleri) yalan sayanların vay haline!
(İnkarcılara o gün şöyle denilir:) yalan sayageldiğiniz azaba doğru gidin!
Üç kola ayrılmış, (ama) bir gölgeye gidin.
Ne gölgelendiren, ne de alevden koruyan.
O, saray gibi kocaman kıvılcım saçar.
Her bir kıvılcım, sanki birer sarı deve gibidir.
O gün, (hakikatleri) yalan sayanların vay haline!
Bu, (kâfirlerin) konuşamayacağı bir gündür.
Onlara izin de verilmez ki (sözde) mazeretlerini beyan etsinler.
O gün, (hakikatleri) yalan sayanların vay haline!
(O zaman şöyle denir:) Bu, ayırım günüdür. Sizi ve sizden öncekileri bir araya getirdik.
(Azaptan kurtulmanız için) bir hileniz varsa, gösterin bana hilenizi!
O gün, (hakikatleri) yalan sayanların vay haline!
Şüphesiz (o gün) takvâ sahipleri, gölgeliklerde ve pınar başlarında,
canlarının çektiğinden çeşit çeşit meyveler (arasında olacaklardır.)
(Kendilerine:) «İşlediklerinizin karşılığı olarak şimdi âfîyetle yiyin için» (denir).
İşte, biz iyilik yapanları böyle mükâfatlandırırız.
O gün, (hakikatleri) yalan sayanların vay haline!
(Ey inkârcılar!) yiyiniz, (dünyadan) faydalanınız biraz! Gerçek şu ki, sizler suçlusunuz!
O gün, (hakikatleri) yalan sayanların vay haline!
Onlar, kendilerine: «Allah'ın huzurunda eğilin!» denildiği vakit eğilmezler.
O gün, (hakikatleri) yalan sayanların vay haline!
Onlar artık bundan (Kur'an'dan) sonra hangi söze inanacaklar? 
سورة المرسلات
معلومات السورة
الكتب
الفتاوى
الأقوال
التفسيرات

سورة (المُرسَلات) من السُّوَر المكية، نزلت بعد سورة (الهُمَزة)، وقد جاءت ببيانِ قدرة الله على بعثِ الناس بعد هلاكهم؛ فهو المتصفُ بالرُّبوبية والألوهية، وقد افتُتحت بمَشاهدِ القيامة، والتذكير بمَصارعِ الغابرين، وذكَرتْ تأمُّلات في خَلْقِ الإنسان والكون؛ ليعودَ الخلقُ إلى أوامرِ الله، وليستجيبوا له سبحانه، و(المُرسَلات): هي الرِّياحُ التي تهُبُّ متتابِعةً.

ترتيبها المصحفي
77
نوعها
مكية
ألفاظها
181
ترتيب نزولها
33
العد المدني الأول
50
العد المدني الأخير
50
العد البصري
50
العد الكوفي
50
العد الشامي
50

* سورة (المُرسَلات):

سُمِّيت سورة (المُرسَلات) بذلك؛ لافتتاحها بالقَسَمِ الإلهيِّ بـ(المُرسَلات)؛ وهي: الرِّياح التي تهُبُّ متتابِعةً.

سورة (المُرسَلات) من السُّوَر التي شيَّبتْ رسولَ الله صلى الله عليه وسلم:

عن ابنِ عباسٍ رضي الله عنهما، قال: «قال أبو بكرٍ الصِّدِّيقُ رضي الله عنه لرسولِ اللهِ صلى الله عليه وسلم: يا رسولَ اللهِ، أراكَ قد شِبْتَ! قال: «شيَّبتْني هُودٌ، والواقعةُ، والمُرسَلاتُ، و{عَمَّ يَتَسَآءَلُونَ}، و{إِذَا اْلشَّمْسُ كُوِّرَتْ}». أخرجه الحاكم (3314).

1. مَشاهد القيامة (١-١٥).

2. مَصارع الغابرين (١٦-١٩).

3. تأمُّلات في خَلْقِ الإنسان والكون (٢٠-٢٨).

4. عودٌ لمَشاهد القيامة (٢٩-٥٠).

ينظر: "التفسير الموضوعي لسور القرآن الكريم" لمجموعة من العلماء (8 /540).

مقصدُ سورة (المُرسَلات): الاستدلالُ على وقوع البعث بعد فَناء الدنيا، والاستدلال على إمكانِ إعادة الخَلْقِ بما سبَق من خَلْقِ الإنسان وخلق الأرض، وفي ذلك دلائلُ على قدرة الله، واتصافِه بالوَحْدانية والرُّبوبية.

ينظر: "التحرير والتنوير" لابن عاشور (29 /419).